Yaz sezonunun polisiye boşluğunu doldurmaya aday
olması düşünülerek yapılmış bir dizi daha. Tutarsa kış sezonunda da sürebilmesi
umuduyla da son derece planlı, hesaplı bir yapım Against The Wall… İlk bölümde
varını yoğunu ortaya koyar şekilde boşluk vermemesi de ondan. Pek çok yönden de
nabza şerbet olması da bu yüzden.
Amerikan izleyicisinin polisiye dizi manyaklığın
malum, bunu birde entrikayla birleştirmeyi becerebilen dizilerin hemen ön plana
çıktığı da… Kozlarını bu anlamda çok iyi oynayan bir dizi var karşımızda… İyi
polis, kötü polis konularına sıkça girecek, kirli polis olaylarına bolca
değinecek… Birde aile bireylerinin karşı karşıya gelişi var ki, izleyiciyi can
evinden vuran o olacak belli ki… Konunun hemen türün izleyicisini can evinden
vurma ihtimali yüksek… Bu hesap kitaptan dolayı da kağıt üstünde başarılı bir
dizi olmuş… Uygulamada nasıl olduğuna gelince, dizinin konusuna gelelim…
Kowalski ailesine odaklanıyoruz. Ailenen tek kızı
Abby’de baş karakterimiz. Baba ve üç erkek kardeş polis… Üstelik devriye
polisler… Daha bölümün başında Abby’nin yeni bir karar aldığını öğrenmemizle,
kardeşlerinin de bu kararı öğrenmesi aynı zaman dilimini paylaşıyor. İç
İşleri’ne yapılan geçiş Abby için dedektif olma yolunda ne kadar iyiyse, aile
içinde o kötü… Zira baba karşı çıkıyor hemen, kardeşlerde mutsuz. Abby’nin
artık polislere polis yapacak olması düştüğü yalnızlığı iyice arttırıyor. Ne
istediğini bilen kadın olarak tanımlanıyor çevresi tarafından, ama yalnız bir
kadın koca Chicago kalabalığının içinde. Son ilişkisinden sonra yenisine
cesaret edememiş, hayatında sadece telefonla görüşmemiz lazım dediği ve seks
yaptığı biri olan Abby tüm iyi niyetiyle herkese yaranmaya çalışan karakter
olarak çiziliyor hemen ilk bölümden. Babasına sormadan karar vermesi pek olası
değilken, aileyi karşısına alır bir konuma gelmekte pek zor oluyor ki, daha da
yalnızlaşacak belli ki Abby… Bölümün finali de bombayı bırakıp kaçar cinsten…
En korkulan oluyor, abisi bir olaya karışıyor. Çözüm için karşı kutup olmak
zorunda kalış daha ilk bölümden yakalıyor Abby’i…
Abby’nin ortağının da hamile olması dolayısıyla bolca
aile ve polislik vaadeden bir dizimiz oluyor böylece. Kağıt üzerindeki
hesaplarını tutturması bakımından başarılı olsa da, polisiye izleyicisi
olmayanları yakalayamayacak kadar da klişe görünüyor.
31 Temmuz’da yayınlanan pilot bölümle başlayan dizinin
6 bölümü yayınlanmış durumda. 28 Aralık’ta 13. bölümüyle sezon finali yapması
bekleniyor. Yayıncı kanal Lifetime’dan henüz ikinci sezon konusunda bir
açıklama da mevcut değil, diziden memnun olup olmadıklarını da blemiyoruz. Ama
görünen ilk sezonu tamamlayabilirse, ikinci sezon siparişi alması mümkün. Daha
büyük beklenti yaratan dizilerin arasında kaynayıp kaynamayacağıda geleceğini
belli edecek.
Saving Grace’ın yazar kadrosundan tanıdığımız Annie
Brunner’ın yaratıcısı olduğu dizinin kadro konusunda da bir kozu mevcut.
Başroldeki Rachel Carpani… Mcleod’un kızı olarak tanınan on yıldır çeşitli dizilerde
görünen, son olarakta The Glades’de dikkat eken Carpani dizinin yükünü çeken
isim olmakla kalmıyor, onun ışığı sayesinde dizi samimi de görünüyor… Ki bir
aile dizisi için bu durum bulunmaz nimet. Yer yer Meg Ryan havası veren
Carpani, dizinin izlenme sebeplerinden biri olabilir özellikle de ilk kez
tanışanlar için… Ortağı Lina’yı ise Spartacus’un Melitta’sı olarak izlediğimiz
Marisa Ramirez canlandırıyorki, dizinin tecrübe ayağını oluşturarak başroldeki
dengeyi sağlaması bakımından doğru seçim. Yan rollerdeki tanıdık simalarıda
buna ekleyince, karşımızda doğru hesapla yola çıkan ve bunu tutturan bir dizi
var.
Polisiye sevenler için boşluk doldurmaktan öteye de
geçecebilecek Against The Wall, en azından ilk bölüm için bir şansı hakediyor.
Diğer bölümler için biraz daha fazlasına ihtiyaç olduğu ise kesin…
Yorum Gönder